24 Nisan 2012 Salı

Eteğiağaçkökündenkız


Bu bebeğimin vücudu gibi yüzü de bezden. Ama ben bebeklerimin yüzlerini diğerlerinde yaptığım gibi papya maşa tekniğiyle yapmaya devam edeceğim. "Papya maşa" fransızca kökenli bir kelime. Kağıt döküm gibi çevrilebilir sanırım dilimize. Şöyle ki; 
Önce plastirin macunla küçük bir büst çalışıyorum. Modelaj kalemleri yardımıyla (eğer büst çok küçükse kürdan bile kullanıyorum) bebeğin yüzünü oluşturuyorum. Tamamen bitirdiğimde ikiye bölüp alçı kalıbını alıyorum. Alçıdan macunu çıkarıp, kalıbın içine papya maşa tekniğiyle kağıt döküyorum. Kuruyunca çıkarıp birleştiriyorum ve boyuyorum. Böylece bebeğimin kafası oluşuyor. Vücudunu da bez ve elyafla hazırlayıp kostümünü dikiyorum. En son saçını da ekleyerek bebeğimi tamamlıyorum. Bu teknikle elim çok özgür oluyor, bebeğimin yüzüne istediğim ifadeyi istediğim şekilde verebiliyorum. Tabi tüm bu tekniği , bu teknik yardımıyla yapmadığım bir bebeğimin altında anlatmam komik oldu. Yazdığım gibi bu bebeğimin yüzü de saçındaki kuş da bezden..



Kafasına kağıt gözlü kuş konan bu bebeğimin elbisesi alttan alta yeşeren, ne zaman nereden toprağın üzerine patlayacağı belli olmayan ağaç kökleriyle bezeli. Bebeğin  kostümü, zenginliğini hiç bilemediğimiz ancak o görmemizi isterse görebildiğimiz toprakın altıysa, saçındaki kuş da toprakın üzerindeki gözümüzün gördüğü, kulağımızın duyduğu hayat. Şimdi söyleyin, hangisi daha canlı, hangisi daha güzel, sizin için daha yeğ?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder